Tatar Ramazan, babasına yapılan haksızlığın cezasını kendi elleriyle kestiği gün hapse girer. Başka bir şehre sürgün edilir. Uğruna ölümlere gideceği Süreyya'sını memleketi, Ovacık'ta bırakır. Tek rüyası, içinde onun ve çocuklarının olduğu bir yuva iken, soğuk demir parmaklıkların ardında bir başınadır artık. Süreyya için de Ramazansız dünya bir mahpus yeridir... Bu kâbusun ortasında tek bir umut fidanı yeşerir Süreyya'nın yüreğinde... İçinde atan bir minik kalp daha olduğunu öğrenir. Karnında Ramazan'ın çocuğu büyümektedir gün be gün... Bunu duyan babası, urganı atar önüne... As kendini, temizle namusumuzu der... Umutsuzca ölüme giderken anasının yardımıyla kaçar Süreyya. Artık o da bir sürgündür Ramazan gibi...
Tatar Ramazan, Ovacık Hapishanesi'ne adım atar atmaz Kirmastılı'nın koğuşunda kopan fırtınaya dur der. Elmas ve Kirmastılı ecelin soğuk nefesini enselerinde hissederken Ramazan, Çavuş'u ve adamlarını durdurur. Abdurrahman Çavuş, Ramazan'ı alt etmek için plan yapar ve Ramazan'ı koğuşuna yemeğe çağırır. Ovacık Cezaevi yangın yeri gibidir. Bir başka yangın da Ramazan'ın döndüğünü öğrenen Süreyya'nın yüreğindedir. Ekrem ise Süreyya'nın mutsuzluğunun gün be gün arttığının farkındadır. Yıllardır onu bir kafesin içinde tutmuş ancak ondan asla sevgi görememiştir. Süreyya'nın suskunluğu Ekrem'in gözünü döndürür.
Tatar Ramazan'ı hücreden çıkartmak için başlayan isyan, jandarmalar ve gardiyanlar tarafından şiddetle bastırılır. Ramazan münferitte kalmış olsa da ilk zaferini kazanmıştır. Çünkü biliyordur ki artık yalnız değildir. Elmas ise Ramazan'ı hücreden çıkarmak konusunda kararlıdır. Revirde Emin'i ziyaret eden Elmas, tüm hesapları altüst eder. Planının başarısıyla gurur duyan Çavuş, hamamda sefa sürerken, kapılar açılıp da karşısında Ramazan'ı görünce allak bullak olur. Süreyya, baloda ihanetle yüzleşir. Ekrem onu Güzide ile aldatmaktadır. Süreyya, Ramazan'ı görmek, ona yıllardır yaşadığı acıları anlatmak ister. Ancak büyük bir hayal kırıklığına uğrar. Ramazan ona bir daha gelmemesini söyler. Süreyya artık evli bir kadın, kendisi ise her an ölümle kol kola gezen bir mahkûmdur. Müdür Hamit, Süreyya'nın Ramazan'ı ikinci kez ziyarete geldiğini görünce Ekrem'i arar. Ekrem delirir ve Ovacık Cezaevi'ne doğru yola çıkar. Ramazan ise korkunç bir sır öğrenmiştir.
Hesap günü gelmiştir. Ahmet'in katilini öğrenen Ramazan, Çavuş'a tüm yaptıklarının bedelini ödetecektir. Süreyya'nın Ramazan'ı görmeye geldiğini öğrenen Ekrem soluğu cezaevinde alır. Ramazan'la yüz yüze gelirler. Bu sırada Ovacık Cezaevi'ne ulaşan bir haber herkesi alt üst eder. Elmas'ın idam kararı onaylanmıştır. Süreyya'nın babasından Ramazan'ın kim olduğunu ve geçmişe dair tüm sırları öğrenen Ekrem, kıskançlıktan adeta delirir. Süreyya kendisini suçlayan Ekrem'e onun Güzide'yle ilişkisini bildiğini haykırır. Oğlunu da alıp Taş Konak'ı terk etmek ister ancak Ekrem'den kurtulmak umduğu kadar kolay olmayacaktır. Sessiz ve karanlık bir gecede Emin, Ramazan'a her şeyi anlatmanın bedelini hayatıyla öder. Emin'in cesediyle karşılaşan Ramazan bıçağını çıkartır. Artık adaleti yerine getirmenin vakti gelmiştir.
Ramazan ağır yaralıdır. Ramazan cezaevinden kaçırılmazsa, Müdür Hamit onu insafsızca ölüme terk edecektir. Kirmastılı gözünü karartır. Bu kördüğümden kurtulmanın tek yolu, Ramazan'ı kaçırmaktır. Ve Ramazan bindirildiği bir cezaevi nakil aracı içinde Ovacık Cezaevi'nin duvarlarını geride bırakır. Yanında Ali ve Arif, peşinde jandarmalar, peşinde ateş yağmuru, peşinde ölüm vardır. Süreyya, Ramazan'ı yitirme endişesiyle kahrolmaktadır. Çaresizlikten çıldırmak üzereyken hızla yaklaşan askeri araçta Ramazan'ı görür. Süreyya her şeyi göze alır. Araca biner ve bu ölüm koşusuna katılır. Madem birlikte yaşayamamışlardır, o zaman birlikte öleceklerdir... Araç kurşun yağmuru altında, kontrolünü kaybeder. Uçurumun dibindeki göle savrulup, düşer... İki aşığın elleri bir kez daha ayrılır... Süreyya jandarmalar tarafından kurtarılırken Ramazan gölün karanlık sularına gömülüp gider... Süreyya da nefes almıyordur artık... Öte yandan herkes infaz günü gelen Elmas için kahrolmaktadır.
Elmas, idam edilmeyi beklerken geri dönen Ramazan, Elmas'ı ve Sevda'yı cehennemin eşiğinden çekip alır. Ekrem, Ramazan'ı Süreyya'nın zihninden söküp atmaya kararlıdır. Elektroşok tedavisi gören Süreyya'nın ruhu yorgun, bedeni bitap, yüreği kırgındır. Yine de Ekrem'den ve o hastaneden kaçacak gücü bulur. Ovacık meydanına ulaştığında Ramazan'ın ölmediğini öğrenir. Ramazan'ın ölmediğini öğrenen Çavuş ise kin ve kan aşkıyla yeni planlar yapmaya başlar. Müdür Hamit ile birlikte Ramazan ve Elmas'ın saklandığı yeri öğrenmek için Kirmastılı'yı öldüresiye döverler. Durumu öğrenen Ramazan bunu ne Çavuş'un ne de Hamit'in yanına bırakmayacaktır.
Ramazan, Süreyya'ya veda etmek için geldiği Şehir Kulübü'nde kendini bir kapanın içinde bulur. Bu kapanın bir yanında Jandarma Komutanı, diğer yanında Ekrem Öztürk ve adamları vardır. Ayşe, onu bu cehennemden son anda kurtarır. Ekrem deliye döner. Süreyya'yı sürükleyerek eski değirmene götürür. Elinde bir çakmak, cebinde Ramazan'ın Süreyya'ya yazdığı aşk mektupları vardır. Yakmak istediği sadece o değirmen değil Süreyya ve Ramazan'ın mazisidir aslında... Çavuş, Ramazan'a acı çektirmek için teker teker bütün sevdiklerini yok etmeye ant içmiştir. İlk hedef Kirmastılı'dır. Çavuş namaz kılarken Kirmastılı'yı hunharca sırtından bıçaklar. Yanan değirmenin külleri gözyaşlarına karışmışken Süreyya içi kan ağlayarak Şehir Kulübü'ne geri döner. Ekrem'den hesap soracaktır. Ovacık'ın tüm ileri gelenlerinin arasında kızılca kıyamet kopar. Süreyya herkesin ortasında Ekrem'den boşanacağını haykırır. Ekrem çareyi Süreyya'yı hastaneye kapatmakta bulur. Kirmastılı'nın vurulduğunu duyan Ramazan öfkeden delirir.
Tatar Ramazan, Süreyya uğruna ölümü göze almıştır. Ekrem'in silahının namlusunu çekip kalbine dayar. Ekrem'in zulmüne daha fazla tahammül edemeyen Tarık, Ramazan'a Doktor Ferruh'un adını verir. Ferruh'un Süreyya'ya yaptıklarının cezasını çekme günü gelmiştir. Çavuş ise Kirmastılı'nın başucunda Azrail kesilmiştir. Kirmastılı son nefesini verecekken içeri giren sürpriz bir misafir olayların tüm seyrini değiştirir. Yakalanan Çavuş, idamla yargılanmak üzere Diyarbakır'a sürgüne gönderilir. Süreyya ise hastanede yalnız, perişan, çaresiz ve bitaptır. Tecrit odasının kapıları açılıp da yeniden onu uyuşturmaya gelen hemşireyi görünce can havliyle kaçarak hastanenin çatısına çıkar. Üstüne bir karabasan gibi gelen hastabakıcılardan kurtulmanın tek yolu aşağıda kendisini bekleyen ölümdür.
Sezon finali... Kader onları yıllar boyu zalimce ayırmış olsa da Ramazan nihayet oğluna, biricik Kerim'ine kavuşmuştur. Ancak Ramazan'ın karşısına Çavuş ve adamları, birer cehennem zebanisi gibi dikilir. Ve babayla oğulu yine koparırlar birbirlerinden. Ekrem satın aldığı bu eli kanlı katiller sayesinde Ramazan'dan ebediyen kurtulmaya kararlıdır. Ramazan'ı yüreğinden vuracak sırları birer birer açığa vurur. Ramazan'ın, içi kapkara bu adamı öldürmemek için artık bir nedeni kalmamıştır. Ramazan, Kerim'i kurtarıp Süreyya'ya götürür. Kirmastılı, hastanede son nefesini vermiştir. Çavuş ise kanlı planını gerçekleştirmek için harekete geçmiştir bile.
Ovacık Cezaevi'ne dönen Ramazan, can düşmanlarıyla aynı kafesin içine tıkılmış yaralı bir kurt gibidir artık... Çavuş ve Ekrem hapishane içinde kendi düzenlerini kurmuş, Müdür Hamit'i parmaklarında oynatmaktadır. Hamit, işkenceler ve sonu gelmeyen hücre cezalarıyla Ramazan'ı onlardan uzak tutar. Haftalardır münferitten çıkamayan Ramazan'ı hayata bağlayan tek şey, oğlu Kerim'dir. Elmas ise çaresizlikten delirmek üzeredir. Ovacık Cezaevi'ni ıslah etmesi için görevlendirilen Savcı Ömer, adalete gönülden bağlı biridir. Savcının ilk adımı, Ramazan'ı hücreden çıkartmak olur. Ancak onun bu hareketi, savaşın fitilini yeniden ateşleyecektir. Kirmastılı Dayı'nın manevi evladı olan Ebru, can dostu Ayşe'nin ricası üzerine Ramazan'ın davasını üstlenmek amacıyla Ovacık'a gelir. Cezaevini mezarı gibi gören ve kimsenin yardımını istemeyen Ramazan, Ebru'yu derinden sarsar. Melkon, yıllardır yüzünü görmediği, pavyonlarda şarkıcılık yapan kızı Alin'i bulur. Alin'in gözlerine ilk bakışıyla birlikte Elmas'ın çorak yüreğine bir cemre düşer.
Ekrem, yasaların elinden kurtulmuştur ama Ramazan onun celladı olmaya kararlıdır. Ramazan, bu dünyadaki tek varlığı, yaşama sebebi olan oğlu Kerim'i korumak için kendini ateşe atmaya hazırdır. Fakat Savcı Ömer'in beklenmedik müdahalesi Ramazan'a engel olur. Ekrem ellerinin arasından kurtulup giderken, oğlunu kaybetme korkusu Ramazan'ı kahreder. Ebru, Ramazan'a söz verir. Kerim'i korumak ve Ekrem'in cezasını çekmesini sağlamak için ne gerekiyorsa yapacaktır. Ramazan, Ekrem'in tahliye edilmesinden dolayı Savcı Ömer'i ve temsil ettiği bütün sistemi suçlar. Otoritesinin bu şekilde sarsılmasına göz yummayan Ömer, Ramazan'a büyük bir ceza verir. Ancak Savcı Ömer, gerçek düşmanının kim olduğunu çok ağır bir bedel ödeyerek öğrenecektir. Kerim'i Ekrem'den korumak için mücadele eden Ebru ise kendi duygularıyla yüzleşmeye başlamıştır. Can dostu Ayşe'yi incitmekten korksa da kalbinin Ramazan için attığını fark eder.
Ramazan, Savcı Ömer'i ölümün pençesinden çekip kurtarır. Ömer'in artık Ramazan'a bir can borcu vardır. Kalleş planın arkasında Çavuş'un olduğunu anlayan Ömer, hesap sormak için Çavuş'un karşısına dikilir. O gece ölümün kıyısından dönen yalnızca Ömer değildir. Ebru ve Ayşe de Ekrem'in kurduğu hain tuzaktan son anda kurtulur. Alin'in üstüne bir kâbus gibi çöken Sedat ise karşısında Elmas'ı bulur. Elmas artık Alin'i bırakmamaya kararlıdır. Kederle dolu olan Alin'in yüreği yıllar sonra ilk kez Elmas'ın aşkıyla atmaya başlar. Ömer, Ovacık Cezaevi'ni Çavuş için cehenneme çevirmeye kararlıdır. Çavuş'un son umudu Ekrem'dir artık... Ekrem, Çavuş'un tahliye olmasını sağlamak için çalışmaktadır. Ramazan'ın duruşmasında davanın seyri sürpriz bir ifade ile bir anda değişiverir. Ebru, Ramazan'ın özgür kalması için canhıraş çalışırken Elmas'ı da canı kadar sevdiği biricik kızına kavuşturur. Çavuş'un tahliye edileceğini öğrenen Ramazan delirecek gibi olur. Ovacık Cezaevi'nin tarihindeki en büyük isyan başlar. Ayşe'nin içinde de büyük bir isyan vardır. Kardeşi bildiği Ebru'nun Ramazan'a âşık olduğunu anlamıştır.
Özgür kalan Ramazan, acı anılarla dolu Ovacık'la vedalaşır ve İstanbul'da onu çok uzun zamandır hasretle bekleyen sevdikleriyle kucaklaşır. Ancak fark edecektir ki ne dostları ne de düşmanları bıraktığı gibi değildir. Ekrem ve Çavuş, güçlerine güç katmış, İstanbul'un dört bir yanını kötülükleriyle kuşatmıştır. Ekrem, siyasi kariyeri için önemli adımlar atarken, Çavuş ise Beyoğlu'nun arka sokaklarında bir batakhaneler krallığı kurmuştur. Alin'i de bu krallığın zindanlarına kilitlemiştir. Çavuş onu, Elmas'ın ve babasının hayatını tehdit ederek yanında tutmaktadır. Bunu bilmeyen Elmas, defalarca Alin'i kurtarmaya çalışmış ancak buna gücü yetmemiştir. Tek umudu Ramazan'dır. Ramazan'ı umutla bekleyen biri de çok uzun zamandan beri ona gizli bir aşk besleyen Ayşe'dir. Ramazan'ın, babasının vasiyetindeki gibi işlerin başına geçmesini düşlemektedir. Ancak Ramazan, baba mesleğini sürdürerek oğluyla birlikte kendisine küçük bir dünya kurmaya kararlıdır. Belaya bulaşmamaya yemin etmiştir. Ekrem ve Çavuş ise, onu yok etmek için karanlık planlarını çoktan devreye sokmuşlardır.
Ramazan ve Çavuş, yıllar sonra bir kez daha karşı karşıyadır. Ancak Ramazan yemin etmiştir. Bundan böyle aldığı her nefes oğlu içindir. Çavuş ile Ramazan arasında amansız bir ölüm oyunu başlar. Alin, Çavuş'un altın kafesinde, çaresizlik içinde çırpınmaktadır. Ramazan ve Elmas'ın, Çavuş'un ona yaptığı şantajdan ve zulümden haberleri yoktur. Alin, Elmas'ın yüreğini paramparça etmek pahasına Çavuş'un yanında kalır. Ebru, Ramazan'ın beladan uzak durmasını istemektedir. Çünkü ona bir zarar gelmesinden ölesiye korkuyordur. Ancak olaylar Ramazan'ı zifiri bir girdabın içine çeker. Ramazan görür ki, İstanbul da tıpkı Ovacık Cezaevi gibi adaletin hükmünü kaybettiği bir zindandır ve güçlüler daima zayıfları ezmektedir. Ramazan seçimini yapar ve yeminini bozar. Artık onların bildiği dilden konuşacaktır. Ebru yaklaşan büyük savaşın farkındadır. Yenilgiyi hazmedemeyen Ekrem, Çavuş'un kirli planını devreye sokar. Ramazan'ı bir kez daha demir parmaklıkların ardına göndermek için harekete geçerler.
Ramazan bu kez, düşmanların en büyüğünü, en acımasızını karşısına almıştır. Kanlı elleri devletin en üst kademelerine kadar uzanan kudretli Beyefendi'yi... Kimsenin adını bile bilmediği yeraltı dünyasının "Şah"ını... Emek Mahallesi'nin üstüne bir karabasan gibi çöken eli silahlı adamlar da onun "piyon"larıdır zaten. Ramazan, mahalleliyi korumak için Beyefendi'nin "veziri" Bulgar Ferit'le gitmeyi kabul eder. Ancak gittikleri yerde Ramazan'ı çok kötü bir sürpriz beklemektedir. Beyefendi, Ramazan'ı bitirmeye karar vermiştir. Kara bir haber yollar. Ramazan'dan çok değerli bir şeyini alacaktır. Bu zor zamanlarda Ebru ve Ramazan yakınlaşmaya başlar. Birbirlerine destek olmaya çalışırlar. Bunu gören Ayşe kıskançlıkla kavrulur. Ebru'yu hayatından kovup Ramazan'dan uzaklaştırmak ister... Ancak çok geçmeden Ebru'yu Ramazan'ın kalbinden silemeyeceğini anlayacaktır. Ayşe böyle yaşamaktansa ölmeyi ister... Elmas'tan ayrı olmaya, yaşadığı hayata artık katlanamayan Alin ise Çavuş'tan sonsuza kadar kurtulmak için gözünü karartır. Ancak işler hiç de sandığı gibi gitmeyecektir. Tüm bunlar olurken Ramazan'ın canı, hayatındaki en değerli şeyi, oğlu Kerim'in velayet davasının günü gelir çatar... Ve Beyefendi cehennemin kapılarını aralar... Ramazan'ın en büyük kâbusu gerçek olmak üzeredir.
Ramazan'ın en acı günüdür. Toprağın altında oğlunun cansız bedenini ararken içindeki merhamet de tükenip biter. Ama Beyefendi'nin Ramazan'la hesabı daha kapanmamıştır. Ramazan'ı oğlunun mezarı başında tuzağa düşürürler, onu bir mahzene kapatırlar ve burada işkencelerin en büyüğünü yaşatırlar ona. Kerim'in son anlarını izletirler Ramazan'a... Oğluyla birlikte Ramazan da ölmüştür. Bitmeyecek bir yası taşımaktadır bağrında. Yaklaşan fırtınayı sezen Ekrem, yurtdışına kaçmak için hazırlıklar yapmaktadır. Ancak onu, ölüme doğru giden bir yolculuk beklemektedir. Ebru da artık farkındadır ki Ramazan'ı durdurmak mümkün değildir. Tüm bunlar olurken Alin'e hayat ikinci bir şans vermiştir adeta. Yaralı, yorgun Alin, var gücüyle yeni bir yaşam için mücadele eder. Elmas ile onca acıdan sonra yeniden buluşurlar.
Ertuğrul isimli gizemli adam, Ramazan'a aynı intikam yolunda yürüdüklerini anlatır. Ramazan yardım teklifini geri çevirir. Mücadelesini tek başına sürdürecektir. Ancak üst üste aldığı kara haberler Ramazan'ı çılgına çevirir. Ferit, Ebru ve Ayşe'yi öldüresiye dövmüş, Elmas'ı bıçaklamıştır. Sonunda Ramazan, Ertuğrul ile işbirliği yapmayı kabul eder. Ertuğrul, Beyefendi'ye ulaşmak için önce piyonlarını yok etmesi gerektiğini anlatır. O iblisi gizlendiği cehenneminden çıkartıp üzerlerine çekmenin tek yolu budur. İlk piyon, görünürde son derece saygın bir işadamı olan Rüstem'dir. Hedefi Türkiye'de uyuşturucu kullanımını yaygınlaştırmak, bir nesli zehirlemektir. Ferit, Ekrem'den boşalan koltuğa geçmek isteyen Çavuş'a yeni bir görev verir. Rüstem'e işlerinde yardımcı olacaktır. Rüstem'in Başsavcı'yla olan bağlantısını keşfeden Ömer, Ramazan'a içeriden bilgi aktarmaya başlar. Ramazan ne Rüstem'i ne de yardakçısı Başsavcı'yı cezasız bırakmayacaktır... Alin'in yüreğiyse Elmas'ı yeniden kaybetme korkusuyla doludur. Elmas zorlu bir ameliyat geçirir. Ama Ramazan Abisini girdiği savaşta yalnız bırakmamak için hayatını riske atmaktan çekinmeyecektir... Ebru, ölümle burun burunayken Ayşe'nin ona sırtını dönmesini unutamamaktadır. Ayşe ise yaptıklarının üstünü örtmeye çalışır. Beyefendi'ye giderek yaklaşmakta kararlı olan Çavuş, mekânına gelen sürpriz ziyaretçi karşısında hayrete düşer... Ramazan intikam yolunda emin adımlarla yürürken, Ertuğrul'un ona verdiği bir haberle alt üst olur.
Ramazan, Ertuğrul'un verdiği haberle sarsılmıştır. Kerim'e uzanan yol, dolambaçlı ve ölüm tuzaklarıyla doludur. Ebru, bir zamanlar can arkadaşı olan Ayşe'yi kaybetmemek için çabalasa da onun hırs dolu kalbine ulaşamaz. Çavuş'un Ayşe'yi ziyaretine tanık olunca dehşete düşer. Ayşe ise Ebru'yu hayatından çıkarmak için Çavuş'tan yardım istemiş ama onun ne denli tehlikeli olabileceğini hesaba katmamıştır. Ömer, yeni atanan başsavcının da Beyefendi'nin adamı olduğunu ilk görüşmelerinde anlar. Başsavcı, Ömer'den işbirliğinin devamını beklemektedir. Bu kez hedef Ertuğrul'dur... Onca acıdan sonra nihayet yan yana olan Alin ve Elmas, ani bir kararla Allah'ın huzurunda evlenirler. Bu sürpriz haberi sevdikleriyle paylaşmak üzere Emek Mahallesi'ne koştuklarında ise, kederlerin en büyüğü karşılar onları. Ferit, Ramazan'ın çetesini yok etmek üzere Emek Mahallesi'ne gelmiş ve onları bulamayınca yine yakınlarını, en sevdiklerini katletmiştir. Ramazan deliye dönmüştür. Ferit'i bulup ölümlerin en ağırı ile cezalandırmak için artık sabrı kalmamıştır. Beklenen haber gecikmez. Ferit, Ramazan'a büyük hesaplaşmanın yerini ve zamanını bildirir. Ferit kan ve ölümle dolu bir gecede Ramazan'la yüz yüze gelir. Ferit'i kaybeden Beyefendi, Ramazan'ın ezeli düşmanını saflarına katmaya karar verir. Kara bulutların arasında, Ramazan'ın ve Ebru'nun yürekleri, Kerim'in hayatta olduğunu öğrendikleri için incecik bir umut ışığıyla aydınlanmıştır. Ölümün bir gölge gibi peşlerinde olduğundan habersizdirler.
Ramazan bir kez daha sevdiği kadını kaybetme tehlikesiyle yüz yüzedir. Ağır yaralı olan Ebru'yu hastaneye yetiştirmeye çalışır. Bir arabadan yardım ister. Ancak çıktıkları yol, onları ölüme götürecek bir tuzaktır. Eli yine Ramazan'ın sevdiklerinin kanına bulanmış olan Çavuş, Beyefendi'ye uzanan yolda sağlam adımlarla ilerlemektedir. Ebru çok zorlu geçen ameliyatı sonrası komaya girer. Umutlar tükenmektedir. Ayşe, sahte gözyaşları dökerek kendini affettirmeye çalışır. Ebru'yu seven herkes perişandır. Ramazan için oğlu Kerim ve Ebru, hayata dair içindeki son umut parçalarıdır. Ramazan, tüm yaşananların sorumlusu olarak gördüğü Ertuğrul'dan hesap sormak üzere yola çıkar. Yanında Ömer ve Elmas, yüreğinde hırs ve şüphe ile Ertuğrul'un karşısına dikilir. Fakat bu sırada hastanede tehlike sinsice Ebru'nun yanına süzülmektedir.
Sabri, kurduğu tuzağa kendisi düşmüştür. Ramazan ve arkadaşları, Sabri'nin kaçmaya çalışan adamlarının peşine düşerler. Bu adamların, kimliklerini birer maskeyle gizlemeye çalışan Çavuş ve Akseli olduğunu fark ettiklerindeyse çok geçtir. Çavuş yine ellerinden kaçmıştır ama Ramazan artık bilir ki Beyefendi onun ezeli düşmanını da kendi tarafına çekmiştir. Ayşe, hasta yatağında çaresiz yatmakta olan Ebru'yu öldürmek üzereyken odaya Sabiha girer. Gördükleri karşısında dehşete düşen Sabiha, Ayşe'yi hastaneden ve hayatlarından kovar. Beyefendi'nin adamları, Sabri'yi koruyamadıkları için Çavuş ve Akseli'yi cezalandırırlar. Zamanının daraldığını anlayan Çavuş, Ayşe'nin ona olan borcunu ödemesini ister ve Ayşe'yi kaçırır. Çavuş'un elinden güçlükle kurtulan Ayşe'nin tek çaresi, Ramazan'dan yardım istemektir. Ramazan için baş düşmanıyla hesaplaşma vakti gelmiştir. Ramazan, Çavuş'un hesabını kesmek için karşısına dikilir.
Çavuş yine ellerinden kaçmıştır ama Ramazan artık bilir ki Beyefendi onun ezeli düşmanını da kendi tarafına çekmiştir. Ayşe, hasta yatağında çaresiz yatmakta olan Ebru'yu öldürmek üzereyken odaya Sabiha girer. Gördükleri karşısında dehşete düşen Sabiha, Ayşe'yi hastaneden ve hayatlarından kovar. Beyefendi'nin adamları, Sabri'yi koruyamadıkları için Çavuş ve Akseli'yi cezalandırırlar. Zamanının daraldığını anlayan Çavuş, Ayşe'nin ona olan borcunu ödemesini ister ve Ayşe'yi kaçırır. Çavuş'un elinden güçlükle kurtulan Ayşe'nin tek çaresi, Ramazan'dan yardım istemektir. Ramazan için baş düşmanıyla hesaplaşma vakti gelmiştir. Ramazan, Çavuş'un hesabını kesmek için karşısına dikilir.
Ramazan, Ertuğrul'un yanına ulaştığında yürek dağlayan bir manzarayla karşılaşır. Ertuğrul, hayat arkadaşı Zehra'nın kanlar içindeki cansız bedenine sıkı sıkıya sarılmıştır. Ramazan, onu Emir'in öldürdüğünü öğrenir. Ramazan, Emir'e en ağır bedeli ödetmeye kararlıdır. Kirmastılı'yı Fehmi'nin öldürdüğünü öğrenen Ebru, korkusuzca onun karşısına dikilir. Ancak Fehmi ürkütücü derecede rahat davranır. Kimsenin elinde ona karşı en ufak bir delil yoktur. Ramazan'ın gazabı bile Fehmi'yi korkutmaya yetmez. Alin ise kaderinden kaçamayacağını görür. Elmas'ın çocuğunu taşıdığını öğrenir. Ancak Elmas'a dönmek istediğinde, aynı gerçek yüzüne bir tokat gibi çarpar. Elmas'la arasında Güzide durmaktadır artık. Ramazan ve Emir'in karşılaşması, ölümcül bir hesaplaşmaya sahne olur. Ramazan ve Ebru, Kerim'in de kurtulmasıyla bir aile gibi olmuşlardır nihayet. Kerim'in sekizinci yaş gününü tüm sevdikleriyle beraber kutlayacaklardır. Seyit'in Kerim için ölüm emri verdiğini sadece Çavuş bilmektedir.
Ramazan, oğlunun katilinin cezasını elleriyle kesmiştir. Ancak karşısındaki teşkilat, tek bir adamın ölümüyle yıkılmayacak kadar büyüktür. Emir, babası Seyit'in kanlar içindeki cansız bedenini bulduğunda delirir ve intikam için harekete geçer. Ayşe, öz kardeşi Fehmi'yi öldürdüğünü düşünerek Ebru'ya sığınır. Ancak Fehmi yaralı bir halde hastaneye kaçmayı başarmıştır. İlk işi de ablasını ihbar etmek olur. Niyeti, babasının malvarlığının tümünü üstüne geçirmektir. Ebru, Ayşe'nin geçmişte yaptığı tüm kötülüklere rağmen, kendisinden yardım isteyen arkadaşına destek olmaya çalışır ama Ayşe'nin tutuklanmasını engelleyemez... Elmas ise Alin'in hamile olduğunu öğrenmiştir. Ramazan'ın sözünü dinleyip onu görmeye, pavyondan kurtarmaya gider. Ramazan ve Elmas'ın izini süren Emir, Alin'in sahne aldığı pavyona ulaşır. Ancak kader başka bir çarpışmaya neden olur. Emir, ilk kez Alin'i görür ve ona vurulur... Ramazan ve arkadaşları şehrin dört bir yanında polis tarafından aranmakta, etraflarındaki çember giderek daralmaktadır. Ramazan, dönülmez bir yola girmiştir. Bu kâbusun içine sürüklemek istemediği Ebru ile vedalaşır. Ebru'nun yüreği paramparça olur ama Ramazan seçimini çoktan yapmıştır.
Bütün gazetelerin manşetlerinde tek bir isim vardır: Tatar Ramazan! Ramazan artık hem memleketi tehdit eden gizli örgütü bitiren bir efsanedir hem de polisin her yerde aradığı, onlarca cinayetin faili bir suçlu! Ramazan yeni bir dönemeçtedir ve seçimini çoktan yapmıştır. Önce yarım kalan işlerini tamamlar. Alin'i çalıştığı pavyondan kurtarır ve Elmas'la barıştırır. Ve Ebru ile vedalaşır. Gece güne döndüğünde tüm Türkiye, Ramazan Keskin'in polise teslim olduğu haberiyle sarsılır. Ramazan bunca yıl sonra yine mahkûmdur! Ramazan idam istemiyle yargılanacaktır. Ancak bu Emir'e yetmez. Ramazan'ın işini bir an önce ve kendi yöntemiyle bitirmek için cezaevinin en gözü kara mahkûmu Bedirhan'ı satın alır. Çavuş ve Akseli, Ramazan'a yardım edebilmek için hapishaneye girmenin yollarını ararlar. Öte yandan nezarethanedeki Ayşe'nin ruh sağlığı gün geçtikçe kötüye gitmektedir. Fehmi bu durumdan faydalanmayı kafasına koymuştur. Duruşma günü geldiğinde adliyenin önü mahşer günü gibi kalabalıktır. Halk, Ramazan'a destek vermek için toplanmıştır.
Ramazan idama mahkûm edilmiştir. Ramazan'ı seven herkesin yüreği öfke ve isyanla dolar. Elmas, Alin'e bir daha yoluna çıkmayacağına dair söz verir ve gider. Alin bunun bir veda olduğunu anladığında artık çok geçtir. Elmas, aynı yola baş koyduğu ağabeyi Ramazan'ı ölümde de yalnız bırakmamaya kararlıdır. Kendi ayaklarıyla gidip teslim olur. Ramazan koğuştan içeri giren Elmas'ı görünce öfkeden deliye döner. Onun yaşamak yerine ölmeyi seçmesini kabullenemez... Haber çabuk yayılır. Ertuğrul hem Ramazan hem de Elmas'ı kurtarabilmek için bütün bağlantılarını kullanmaktadır. Emir ise Elmas hakkında geçmişte verilmiş olan idam kararının bir an önce uygulanması için uğraşır. Hapishane içinde gerginlik tırmanmaktadır. Cezaevinin en ünlü kabadayısı Adıyamanlı Burhan, Ramazan'a gücünü ispat etmek istemektedir. Ancak bunun için Elmas, Çavuş ve Akseli'yi sıkıştırıp gözdağı vermekle çok büyük hata yapar. Ramazan ve arkadaşlarını zapt edemeyen Müdür Dilaver ise otoritesini kabul ettirmek için yeni yollar aramaktadır... Ramazan için verilen kararı öğrenen Ayşe'nin zaten bozuk olan ruh sağlığı daha da kötüleşir. Akli dengesinden şüphe edildiği için hastaneye kaldırılır. Bu sırada Fehmi, Ayşe'nin evine yerleşmekle meşguldür. Ablasının tüm mal varlığını ele geçirmek için planlar yapmaktadır... Ve Emir'in uğraşları sonucunda korkulan gün beklenenden çok daha önce gelir. Cezaevinin avlusuna darağacı inşa edilir. Ramazan'ın bütün çabalarına rağmen, can dostu, kardeşi Elmas infaz edilecektir!
Final... Elmas ölmüştür. Ramazan'ın içi paramparçadır. Fakat alınacak büyük bir intikam vardır. Bunu bilen Emir ve yardakçıları Ramazan'ı karanlıkların içine atarlar. Ramazan tekrar ayağa kalkıp kardeşinin intikamını almak isterken demir duvarların arasına hapsedilir. Ölümün soğuk nefesiyle baş başa bırakılır. Ama Tatar Ramazan ayağa kalkacaktır. Çünkü Tatar Ramazan mertliğin, cesaretin, onurun zulme başkaldırısını temsil eder... Çünkü Tatar Ramazan bir efsanedir... Ve efsaneler asla ölmez... Nesilden nesile aktarılır... Ağızdan ağıza, kulaktan kulağa anlatılır... Ve efsaneler her devirde başka bir ruha bürünür... Çünkü efsaneler her zaman sonsuzlukta yankılanır... Tatar Ramazan'ın sesi de sonsuza kadar yankılanacaktır.