12 Eylül 1980 darbesi gerçekleşmiş, ülkede sıkı yönetim ilan edilmiştir. Mustafa adım adım idama gidiyordur. Cemre babasının ölüm haberinin gelebileceğini Ronalardan duyar. Acı içindeki küçük kız gözyaşları içinde kalmıştır. Ronaların küçük oğlu Sinan, Cemre’nin bu haline çok üzülür. Cezaevinde ise büyük bir isyan çıkar. Cezaevi yönetimi bu isyanı çok sert bir biçimde bastırır. İsyan çıkartan mahkumların Diyarbakır’a sürülmesine karar verilir. İdamları da orada gerçekleşecektir. Nakil sırasında çıkan arbede sonucunda ring aracı büyük bir kaza yapar. Mustafa ve birçok tutuklu firar eder. Mustafa’nın firar haberi Rona köşküne bomba gibi düşmüştür. Bu sırada köşkte Figen’in yaptığı cezaevi ziyareti duyulmuş ve ortalık iyice karışmıştır.
September 12, 1980 coup took place, and martial law was declared in the country. Mustafa is being executed step by step. Cemre hears the news of her father's death from Ronalar. The little girl in pain is in tears. Sinan, the younger son of the Ronas, is very upset by Cemre's situation. A big riot breaks out in the prison. The prison administration suppresses this rebellion very harshly. It is decided that the prisoners who started the riot would be deported to Diyarbakır. Their execution will take place there. During the transportation, a brawl breaks out and the ring vehicle has a major accident. Mustafa and many prisoners escape. The news of Mustafa's escape falls like a bomb on the Rona mansion. Meanwhile, Figen's visit to the prison is heard in the mansion and all hell breaks loose.