Orhan Yanar, yeraltı dünyasına korku salan ünlü bir kabadayı olmasına rağmen kızlarına söz geçiremez. Çok sevdiği eşi Güliz’in ölümünden sonra kızlarına karşı kontrolü tamamen kaybetmiştir.
Orhan, her ne kadar kızlarını bu ufak kasabada daha kolay zapt edebileceğini düşünse de hayat kızlarının önüne yeni aşklar çıkarmaktadır. Sema, babasının düşmanı Yahya’nın adamı olduğunu bilmeden Fikret’le görüşmektedir.
Babası her ne kadar İstanbul'a gitmesine, iş görüşmesi yapmasına karşıysa Sema da o kadar kararlıdır gitmeye... Kardeşleri, yokluğunu hissettirmeyeceklerdir güya ama daha baştan hengâmeli başlar bu yolculuk... Uçağını kaçırınca, Fikret'in teklifini kabul etmek zorunda kalır. Beraber, arabayla çıkarlar yola... Öte yandan Sema'nın yokluğunu Orhan'a hissettirmemeye çalışan kızların yardımına ise Reyhan yetişir. Yolculuğun sonunda ise Sema'yı büyük bir sürpriz beklemektedir.
Babasından habersiz İstanbul'a giden Sema'nın yakalanması yetmezmiş gibi, Orhan Yanar'ın evine bir de imzasız bir mektup bırakılır. Mektubun ulaşması gereken kişi yerine Orhan'ın eline geçmesi, evde zelzele yaratır. Orhan, kızlarına yollanan bu aşk mektubunu kimin gönderdiğini araştırmaya koyulur. Kızların sorgusu, İdris'in araştırması derken, Emniyet Amiri Tekin'den bile yardım ister Orhan... Kasabanın bütün delikanlıları zan altındadır. Kızlarıysa belki hayatlarında ilk kez bu kadar günahsızdır. Mektubun izini süren Orhan'ı kocaman bir sürpriz beklemektedir. Bu aşk mektubu kızlarına değil, Orhan'ın kendisine gönderilmiştir.
Kızları tarafından kendisine kurulan kumpastan habersiz olan Orhan, aşk mektubunun yarattığı etkiyle tıpkı gençliğindeki enerjik Orhan'a dönüşür ve Reyhan Başkan'ı yemeğe davet eder. Bu durum Emniyet Amiri Tekin'in hiç hoşuna gitmez. Öte yandan Orhan'ı takip etmesi için gönderilen Fikret'e, patronu Yahya tarafından yeni bir görev verilir. Değeri çok yüksek bir tabloyu evinde saklayacak ve zamanı gelince teslim edecektir. Fikret'in anneannesi Neriman, tabloyu Orhan'a satar. Orhan da Reyhan'a hediye eder. Tabloyu geri almaya çalışan Fikret'e Sema ve Deniz yardımcı olurlar. Üçlüyü büyük bir macera beklemektedir. Orhan'ın varlığından rahatsız olan Tekin de kaçak olabileceği düşüncesiyle, tablonun peşine düşer. Böylece olaylar iyice arapsaçına döner.
Orhan Yanar geçmişini unutmak istese de kâbusları hala devam etmektedir. Bu rüyaların yarattığı etkiyle çok stresli ve asabi olduğunu düşünür. Bu durumu değiştirmek için kolları sıvayan Orhan, artık başka bir adam olmaya karar verir. Böylesi hem kızları, hem de kasabadakiler için en iyisi olacaktır. Ama talihsizlik ve düşmanı Yahya, Orhan'ın peşini bırakmaz. Değişmeye çalıştıkça bela gelip kendisini bulur. İşin en kötü yanı Reyhan da her defasında Orhan'ın kavgalarına şahit olur. Üstüne bir de oğlu Ali ve Ceyda'nın, Orhan'ın tabancasıyla gizliden oynarken silahın ateş almasıyla, işler iyice çığırından çıkar. Öte yandan Kamil ve İnci'nin aşkında küçük bir kıvılcım başlarken, Eda ve Levent'in aşkı çıkmaza girmektedir. Deniz ise Derya'nın erkek kılığına girip onu kandırmasını hala hazmedememektedir. Fikret ve Sema'nın aşkı da umutsuzluğa doğru sürüklenmektedir.